3/ÂLİ İMRÂN-164
لَقَدْ مَنَّ اللّهُ عَلَى الْمُؤمِنِينَ إِذْ بَعَثَ فِيهِمْ رَسُولاً مِّنْ أَنفُسِهِمْ يَتْلُو عَلَيْهِمْ آيَاتِهِ وَيُزَكِّيهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَإِن كَانُواْ مِن قَبْلُ لَفِي ضَلالٍ مُّبِينٍ
ÂLİ İMRÂN-164 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Lekad mennallâhu alâl mu’minîne iz bease fîhim resûlen min enfusihim yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmete, ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubîn(mubînin).
ÂLİ İMRÂN-164 Ayeti Türkçe Meali: Andolsun ki Allah, mü’minlerin (başlarının) üzerine (devrin imamının ruhu) bir ni’met olmak üzere (onların aralarında, kendi kavminin içinde) kendilerinden bir resûl beas eder. Onlara O’nun (Allah’ın) âyetlerini tilâvet eder, onları tezkiye eder ve onlara kitap ve hikmeti öğretir. Ondan evvel (Allah'a ulaşmayı dilemeden evvel) onlar gerçekten açık bir dalâlet içinde idiler.
1. | lekad | : andolsun ki |
2. | menne allâhu | : Allah ni'metlendirdi |
3. | alâ el mu'minîne | : mü'minlerin üzerine |
4. | iz bease | : beas etmişti (beas ederek) |
5. | fî-him | : onların içinde, onların aralarında |
6. | resûlen | : resûl, elçi, mürşid |
7. | min enfusi-him | : onların kendilerinden |
8. | yetlû | : tilâvet eder, okur |
9. | aleyhim | : onlara |
10. | âyâti-hî | : O'nun âyetleri |
11. | ve yuzekkî-him | : ve onları tezkiye eder, arındırır |
12. | ve yuallimu-hum | : ve onlara öğretir |
13. | el kitâbe | : kitap |
14. | ve el hikmete | : ve hikmet |
15. | ve in kânû | : ve "... ise, ... idi" ler |
16. | min kablu | : önceden, önce, evvel |
17. | le fî dalâlin | : elbette dalâlet içinde |
18. | mubînin | : apaçık |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.