3/ÂLİ İMRÂN-93
كُلُّ الطَّعَامِ كَانَ حِلاًّ لِّبَنِي إِسْرَائِيلَ إِلاَّ مَا حَرَّمَ إِسْرَائِيلُ عَلَى نَفْسِهِ مِن قَبْلِ أَن تُنَزَّلَ التَّوْرَاةُ قُلْ فَأْتُواْ بِالتَّوْرَاةِ فَاتْلُوهَا إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
ÂLİ İMRÂN-93 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Kullut taâmi kâne hillen li benî isrâile illâ mâ harrame isrâîlu alâ nefsihî min kabli en tunezzelet tevrât(tevrâtu), kul fe’tû bit tevrâti fetlûhâ in kuntum sâdıkîn(sâdıkîne).
ÂLİ İMRÂN-93 Ayeti Türkçe Meali: Tevrat indirilmeden önce İsrailoğullarının kendi kendilerine haram kıldığı şeylerden başka bütün yiyecekler İsrailoğulları için helâldi. De ki: "Eğer siz, (yeminlerinizde ve sözlerinizde) sadık iseniz, öyleyse Tevrat'ı getirin de okuyun."
1. | kullu et taâmi | : bütün yiyecekler |
2. | kâne hillen | : helâl idi |
3. | li benî isrâîle | : İsrailoğulları için |
4. | illâ | : ...'den başka |
5. | mâ harrame | : haram kıldığı şey(ler) |
6. | isrâîlu | : İsrail |
7. | alâ nefsi-hî | : kendisine |
8. | min kabli | : önceden, daha önce |
9. | en tunezzele | : indirilmesi |
10. | et tevrâtu | : Tevrat |
11. | kul | : de, söyle |
12. | fe'tû | : o halde, öyleyse getirin |
13. | bi et tevrâti | : Tevrat'ı |
14. | fe utlû-hâ | : öyleyse, haydi, (...yapın) da okuyun |
15. | in kuntum | : eğer siz .... iseniz |
16. | sâdıkîne | : sadık(lar), yeminlerine, sözlerine sadık olanlar, doğru söyleyenler |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.