48/FETİH-18
لَقَدْ رَضِيَ اللَّهُ عَنِ الْمُؤْمِنِينَ إِذْ يُبَايِعُونَكَ تَحْتَ الشَّجَرَةِ فَعَلِمَ مَا فِي قُلُوبِهِمْ فَأَنزَلَ السَّكِينَةَ عَلَيْهِمْ وَأَثَابَهُمْ فَتْحًا قَرِيبًا
FETİH-18 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Lekad radiyallâhu anil mu’minîne iz yubâyiûneke tahteş şecereti fe alime mâ fî kulûbihim fe enzeles sekînete aleyhim ve esâbehum fethan karîbâ(karîben).
FETİH-18 Ayeti Türkçe Meali: Andolsun ki, o ağacın altında sana tâbî oldukları zaman Allah, mü’minlerden razı oldu. Ve onların kalplerinde olanı biliyordu. Böylece onların üzerine sekînet indirdi. Ve onlara yakın bir fetih nasip etti.
1. | lekad | : andolsun |
2. | radiye allâhu | : Allah razı oldu |
3. | an el mû'minîne | : mü'minlerden |
4. | iz | : olduğu zaman |
5. | yubâyiûne-ke | : sana biat ederler, tâbî olurlar |
6. | tahte | : altında |
7. | eş şecereti | : ağaç |
8. | fe | : o zaman, böylece, oysa, ve de |
9. | alime | : bildi (biliyordu) |
10. | mâ | : şeyi |
11. | fî | : içinde, de |
12. | kulûbi-him | : onların kalpleri |
13. | fe | : böylece, bunun üzerine |
14. | enzele | : indirdi |
15. | es sekînete | : sekînet, güven duygusu, huzur |
16. | aleyhim | : onların üzerine |
17. | ve esâbe-hum | : ve onlara isabet ettirdi, verdi, nasip etti |
18. | fethan | : fetih, zafer |
19. | karîben | : yakın, yakın olan |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.