25/FURKÂN-42
إِن كَادَ لَيُضِلُّنَا عَنْ آلِهَتِنَا لَوْلَا أَن صَبَرْنَا عَلَيْهَا وَسَوْفَ يَعْلَمُونَ حِينَ يَرَوْنَ الْعَذَابَ مَنْ أَضَلُّ سَبِيلًا
FURKÂN-42 Ayetinin Türkçe Okunuşu: İn kâde le yudıllunâ an âlihetinâ lev lâ en sabernâ aleyhâ, ve sevfe ya’lemûne hîne yerevnel azâbe men edallu sebîlâ(sebîlen).
FURKÂN-42 Ayeti Türkçe Meali: “Ona sabretmemiş olsaydık, gerçekten, neredeyse bizi ilâhlarımızdan saptırıyordu.” Azabı gördükleri zaman kimin yoldan daha çok saptığını öğrenecekler.
1. | in | : eğer, ise |
2. | kâde | : neredeyse, az kalsın |
3. | le | : mutlaka, elbette, gerçekten |
4. | yudıllu-nâ | : bizi saptıracak, saptırıyor |
5. | an âliheti-nâ | : ilâhlarımızdan |
6. | lev lâ | : olmasaydı |
7. | en sabernâ | : sabretmemiz |
8. | aleyhâ | : ona |
9. | ve sevfe ya'lemûne | : ve bilecekler |
10. | hîne | : (olduğu) zaman |
11. | yerevne | : görürler |
12. | el azâbe | : azap |
13. | men | : kim |
14. | edallu | : daha dâlalette |
15. | sebîlen | : sebîl, yol |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.