11/HÛD-10
وَلَئِنْ أَذَقْنَاهُ نَعْمَاء بَعْدَ ضَرَّاء مَسَّتْهُ لَيَقُولَنَّ ذَهَبَ السَّيِّئَاتُ عَنِّي إِنَّهُ لَفَرِحٌ فَخُورٌ
HÛD-10 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve le in ezaknâhu na'mâe ba'de darrâe messethu le yekûlenne zehebes seyyiâtu annî, innehu le ferihun fahûr(fahûrun).
HÛD-10 Ayeti Türkçe Meali: Ve eğer ona darlık isabet ettikten sonra, ona ni’met tattırırsak, mutlaka: “Kötülükler benden gitti.” der. Muhakkak ki o, şımarık bir övünen (böbürlenen)dir.
1. | ve le | : ve muhakkak ki |
2. | in ezaknâ-hu | : ona tattırırsak |
3. | na'mâe | : bir ni'met |
4. | ba'de | : sonra |
5. | darrâe | : sıkıntı |
6. | messet-hu | : onu dokundurduğumuz |
7. | le yekûlenne | : muhakkak derler ki |
8. | zehebe es seyyiâtu | : kötülükler gitti |
9. | an-nî | : benden |
10. | inne-hu | : muhakkak o |
11. | le ferihun | : şımarıktır |
12. | fahûrun | : çok övünen (kendini çok metheden) böbürlenen |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.