11/HÛD-42
وَهِيَ تَجْرِي بِهِمْ فِي مَوْجٍ كَالْجِبَالِ وَنَادَى نُوحٌ ابْنَهُ وَكَانَ فِي مَعْزِلٍ يَا بُنَيَّ ارْكَب مَّعَنَا وَلاَ تَكُن مَّعَ الْكَافِرِينَ
HÛD-42 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve hiye tecrî bihim fî mevcin kel cibâli ve nâdâ nûhunibnehu ve kâne fî ma'zilin yâ buneyyerkeb meanâ ve lâ tekun meal kâfirîn(kâfirîne).
HÛD-42 Ayeti Türkçe Meali: Ve o (gemi) onlarla, dağ gibi dalgalar içinde yüzüyordu. Ve Nuh(a.s), ayrı bir yerde duran oğluna seslendi: “Ey oğulcuğum, bizimle beraber bin ve kâfirlerle beraber olma!”
1. | ve hiye | : ve o (gemi) |
2. | tecrî | : akar, yüzer |
3. | bi-him | : onlarla |
4. | fî mevcin | : dalgalar içinde |
5. | ke el cibâli | : dağlar gibi |
6. | ve nâdâ | : ve seslendi |
7. | nûhun | : Nuh (a.s) |
8. | ibne-hu | : oğluna |
9. | ve kâne | : oldu, idi |
10. | fî | : içinde, ...de |
11. | ma'zilin | : ayrı yer, kenar |
12. | yâ buneyye irkeb | : ey oğlum bin |
13. | mea-nâ | : bizimle beraber |
14. | ve lâ tekun | : ve olma |
15. | mea | : beraber |
16. | el kâfirîne | : kâfirler |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.