11/HÛD-87
قَالُواْ يَا شُعَيْبُ أَصَلاَتُكَ تَأْمُرُكَ أَن نَّتْرُكَ مَا يَعْبُدُ آبَاؤُنَا أَوْ أَن نَّفْعَلَ فِي أَمْوَالِنَا مَا نَشَاء إِنَّكَ لَأَنتَ الْحَلِيمُ الرَّشِيدُ
HÛD-87 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Kâlû yâ şuaybu e salâtuke te’muruke en netruke mâ ya’budu âbâunâ ev en nef’ale fî emvâlinâ mâ neşâu , inneke le entel halîmur reşîd(reşîdu).
HÛD-87 Ayeti Türkçe Meali: “Ya Şuayb! Babalarımızın ibadet ettiği şeyleri ve de mallarımız konusunda dilediğimizi yapmayı terketmemizi sana namazın mı emrediyor? Muhakkak ki sen, halimsin, reşidsin (rüşde erensin, irşad edensin).” dediler.
1. | kâlû | : dediler |
2. | yâ şuaybu | : ey Şuayb (a.s) |
3. | e salâtu-ke | : senin namazın mı |
4. | te'muru-ke | : sana emrediyor |
5. | en netruke | : bırakmamız, terketmemiz, vazgeçmemiz |
6. | mâ ya'budu | : ibadet ettiği şeyleri |
7. | âbâu-nâ | : atalarımız, babalarımız |
8. | ev | : veya, ve de |
9. | en nef'ale | : yapmamız |
10. | fî emvâli-nâ | : mallarımız hakkında, konusunda, mallarımıza |
11. | mâ neşâu | : dilediğimiz şeyi |
12. | inne-ke | : muhakkak ki sen |
13. | le ente | : elbette sen |
14. | el halîmu | : yumuşak huylu, halim |
15. | er reşîdu | : rüşde ermiş, irşad eden |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.