5/MÂİDE-97
جَعَلَ اللّهُ الْكَعْبَةَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ قِيَامًا لِّلنَّاسِ وَالشَّهْرَ الْحَرَامَ وَالْهَدْيَ وَالْقَلاَئِدَ ذَلِكَ لِتَعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَأَنَّ اللّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
MÂİDE-97 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Cealallâhul ka’betel beytel harâme kıyâmen lin nâsi veş şehral harâme vel hedye vel kalâid(kalâide) zâlike li ta’lemû ennellâhe ya’lemu mâ fîs semâvâti ve ma fîl ardı ve ennellâhe bikulli şey’in alîm(alîmun).
MÂİDE-97 Ayeti Türkçe Meali: Allah, Beyt-i Haram olan Kâbe’yi, Haram ayını, hac kurbanını ve gerdanlıklı (boynuna kurban nişanesi asılı) kurbanlıkları, insanların yaşamlarını ayakta tutmak için yaptı (sebep kıldı). İşte bu, “Allah’ın, göklerde ve yerlerde olanı bildiğini ve Allah’ın herşeyi en iyi bilen olduğunu” bilmeniz içindir.
1. | ceale allâhu | : Allâh (cc.) yaptı, sebep kıldı, var etti |
2. | el ka'bete | : Kâ'be |
3. | el beyte el harâme | : Beytel Haram (Kâ'be) |
4. | kıyâmen li en nâsi | : insanları (yaşamlarını) ayakta tutmak için |
5. | ve eş şehra | : ve ay |
6. | el harâme | : hürmetli, haram, yasaklı |
7. | ve el hedye | : ve kurban |
8. | ve el kalâide | : boyunları bağlı, gerdanlıklı kurbanlıklar, develer |
9. | zâlike | : işte bu |
10. | li ta'lemû | : sizin bilmeniz için |
11. | enne allâhe | : Allâh (cc.)'ın ... olduğu |
12. | ya'lemu | : bilir |
13. | mâ fî es semâvâti | : göklerdeki şeyler, göklerde olan (gökyüzünde ne varsa) |
14. | ve mâ fî el ardı | : ve yerdeki şeyler, yerlerde olan (yeryüzünde ne varsa) |
15. | ve enne allâhe | : ve Allâh (cc.)'ın ... olduğu |
16. | bi kulli şey'in | : herşeyi |
17. | alîmûn | : en iyi bilen |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.