16/NAHL-92
وَلاَ تَكُونُواْ كَالَّتِي نَقَضَتْ غَزْلَهَا مِن بَعْدِ قُوَّةٍ أَنكَاثًا تَتَّخِذُونَ أَيْمَانَكُمْ دَخَلاً بَيْنَكُمْ أَن تَكُونَ أُمَّةٌ هِيَ أَرْبَى مِنْ أُمَّةٍ إِنَّمَا يَبْلُوكُمُ اللّهُ بِهِ وَلَيُبَيِّنَنَّ لَكُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مَا كُنتُمْ فِيهِ تَخْتَلِفُونَ
NAHL-92 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve lâ tekûnû kelletî nekadat gazlehâ min ba’di kuvvetin enkâsâ(enkâsen), tettehızûne eymânekum dehalen beynekum en tekûne ummetun hiye erbâ min ummeh(ummetin), innemâ yeblûkumullâhu bih(bihî), ve le yubeyyinenne lekum yevmel kıyâmeti mâ kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne).
NAHL-92 Ayeti Türkçe Meali: İpini kuvvetle büktükten sonra çözüp açan kadın gibi (hidayete erdikten sonra dalâlete düşen kişi gibi) olmayın. (Yeminlerini, misaklerini ve ahdlerini yok sayan) bir ümmetin sayısının (yeminlerini, misaklerini ve ahdlerini yerine getiren) diğer bir ümmetten daha çok olmasına dayanarak, yeminlerinizi aranızda hile (konusu) ediniyorsunuz. Oysa Allah, sizi onunla (yeminlerinizi yerine getirme konusunda) imtihan ediyor. Ve kıyâmet günü, hakkında ihtilâf etmiş olduğunuz şeyi (hidayete ermeyi) mutlaka size açıklayacak (beyan edecek).
1. | ve lâ tekûnû | : ve siz olmayın |
2. | kelletî (ke elletî) | : o kimse (kadın) gibi |
3. | nekadat | : çözdü, açtı |
4. | gazle-hâ | : eğrilmiş ipini |
5. | min ba'di | : sonradan |
6. | kuvvetin | : kuvvetli, kuvvetle |
7. | enkâsen | : bükülmüş ipin tekrar çözülüp açılması |
8. | tettehızûne | : ediniyorsunuz |
9. | eymâne-kum | : sizin yeminleriniz |
10. | dehalen | : hile, tuzak, aldatma |
11. | beyne-kum | : aranızda |
12. | en tekûne | : olması |
13. | ummetun | : bir ümmet |
14. | hiye | : o |
15. | erbâ
(rabâ) | : daha çok artması, daha çok olması
: (arttı, ziyade oldu) |
16. | min ummetin | : bir ümmetten |
17. | innemâ | : ancak, oysa |
18. | yeblû-kum allâhu | : Allah sizi imtihan eder |
19. | bi-hi | : onunla |
20. | ve le yubeyyinenne | : ve muhakkak açıklayacak |
21. | lekum | : size |
22. | yevme el kıyâmeti | : kıyâmet günü |
23. | mâ kuntum | : olduğunuz şeyi |
24. | fî-hi | : onun hakkında, o konuda |
25. | tahtelifûne | : siz ihtilâfa düşüyorsunuz |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.