4/NİSÂ-173
فَأَمَّا الَّذِينَ آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ فَيُوَفِّيهِمْ أُجُورَهُمْ وَيَزيدُهُم مِّن فَضْلِهِ وَأَمَّا الَّذِينَ اسْتَنكَفُواْ وَاسْتَكْبَرُواْ فَيُعَذِّبُهُمْ عَذَابًا أَلُيمًا وَلاَ يَجِدُونَ لَهُم مِّن دُونِ اللّهِ وَلِيًّا وَلاَ نَصِيرًا
NİSÂ-173 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Fe emmâllezîne âmenû ve amilûs sâlihâti fe yuveffîhim ucûrahum ve yezîduhum min fadlihî, ve emmâllezînestenkefû vestekberû fe yuazzibuhum azâben elîmen, ve lâ yecidûne lehum min dûnillâhi veliyyen ve lâ nasîrâ(nasîran).
NİSÂ-173 Ayeti Türkçe Meali: Fakat âmenû olan (ölmeden önce ruhunu Allah’a ulaştırmayı dileyen) ve ıslâh edici amel (nefs tezkiyesi) yapanlara ise, onların ecirleri (mükâfatları), onlara ödenir ve (Allah), onlara kendi fazlından daha da artırır. Ve (kulluk etmekten) çekinen ve kibirlenen kimselere ise, “elîm azap” ile azap edilir. Ve onlar, kendileri için Allah’tan başka bir dost ve bir yardımcı bulamazlar.
1. | fe | : fakat |
2. | emmâ | : ama, ...ise |
3. | ellezîne | : onlar, olanlar |
4. | âmenû | : îmân ettiler, âmenû oldular, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler |
5. | ve amilû es sâlihâti | : ve ıslâh edici, nefsi tezkiye edici amel yaptılar |
6. | fe | : o taktirde, öyle ise |
7. | yuveffî-him | : onlara ödenir |
8. | ucûra-hum | : onların ecirleri, mükâfatları |
9. | ve yezîdu-hum | : ve onlara ziyade yapar, arttırır, daha çok verir |
10. | min fadli-hî | : kendi fazlından |
11. | ve | : ve |
12. | emmâ | : ama, ...ise |
13. | ellezîne | : onlar, olanlar |
14. | istenkefû | : çekinirler, yapmak istemezler |
15. | ve istekberû | : ve kibirlenirler , büyüklenirler |
16. | fe | : o taktirde, öyle ise |
17. | yuazzibu-hum | : onlara azap edilir |
18. | azâben | : azap |
19. | elîmen | : elim, acı |
20. | ve | : ve |
21. | lâ yecidûne | : bulamazlar |
22. | lehum | : onlar için, kendileri için |
23. | min dûni | : ...'den başka |
24. | allâhi | : Allah |
25. | veliyyen | : veli, dost |
26. | ve lâ | : ve olmaz |
27. | nasîran | : yardımcı |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.