4/NİSÂ-8
(4) NİSÂ Suresi
Âyet - 8 Cüz - 1
|
5
6
7
8
9
10
11
|
وَإِذَا حَضَرَ الْقِسْمَةَ أُوْلُواْ الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينُ فَارْزُقُوهُم مِّنْهُ وَقُولُواْ لَهُمْ قَوْلاً مَّعْرُوفًا
NİSÂ-8 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve izâ hadaral kısmete ulûl kurbâ vel yetâmâ vel mesâkînu ferzukûhum minhu ve kûlû lehum kavlen ma’rûfâ(ma’rûfen).
NİSÂ-8 Ayeti Türkçe Meali: Ve miras taksiminde, (miras düşmeyen uzak) akrabalar, yetimler ve yoksullar orada hazır bulunursa, o taktirde onları, ondan (mirastan) rızıklandırınız ve onlara güzel söz söyleyiniz.
1. | ve izâ | : ve ... olduğu zaman |
2. | hadara | : hazır oldu, orada bulundu |
3. | el kısmete | : paylaştırma, taksim |
4. | ulû | : sahibi |
5. | el kurbâ | : yakınlık, akrabalar |
6. | ve el yetâmâ | : ve yetimler |
7. | ve el mesâkînu | : ve miskinler, çalışamayacak durumdaki yaşlılar, yoksullar |
8. | fe urzukû-hum | : o taktirde onları rızıklandırın |
9. | min-hu | : ondan |
10. | ve kûlû | : ve deyin, söyleyin |
11. | lehum | : onlara |
12. | kavlen | : söz |
13. | ma'rûfen | : iyi, güzel |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.