24/NÛR-22
وَلَا يَأْتَلِ أُوْلُوا الْفَضْلِ مِنكُمْ وَالسَّعَةِ أَن يُؤْتُوا أُوْلِي الْقُرْبَى وَالْمَسَاكِينَ وَالْمُهَاجِرِينَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَلْيَعْفُوا وَلْيَصْفَحُوا أَلَا تُحِبُّونَ أَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَكُمْ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ
NÛR-22 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve lâ ye’teli ulul fadlı minkum ves seati en yu’tû ulil kurbâ vel mesâkîne vel muhâcirîne fî sebîlillâh(sebîlillâhi), vel ya’fû vel yasfehû, e lâ tuhıbbûne en yagfirallâhu lekum, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).
NÛR-22 Ayeti Türkçe Meali: Ve sizden (içinizden) fazilet ve servet sahibi olanlar, yakınlarına, miskinlere, Allah yolunda hicret edenlere vermeye karşı (vermemeye) yemin etmesinler. Ve artık affetsinler ve hoşgörsünler. Allah’ın sizi affetmesini sevmez misiniz? Ve Allah, Gafur’dur (mağfiret edendir) Rahîm’dir (rahmet nuru gönderendir).
1. | ve lâ ye'teli | : ve kusur etmesin, yemin etmesin |
2. | ulu el fadlı | : fazilet sahipleri |
3. | min-kum | : sizden, içinizden |
4. | ve es seati | : ve varlıklı |
5. | en yu'tû | : vermeleri |
6. | uli el kurbâ | : yakınlık sahipleri, akrabalar, yakınlar |
7. | ve el mesâkîne | : ve miskinler, yoksullar |
8. | ve el muhâcirîne | : ve muhacirler, hicret edenler |
9. | fî sebîlillâhi (sebîli allâhi) | : Allah'ın yolunda |
10. | vel ya'fû (ve li ya'fû) | : ve affetsinler |
11. | vel yasfehû (ve li yasfehû) | : ve vazgeçsinler, hoş görsünler |
12. | e lâ tuhıbbûne | : sevmez misiniz |
13. | en yagfirallâhu (yagfire allâhu) | : Allah'ın mağfiret etmesini |
14. | lekum | : sizin için, size, sizi |
15. | vallâhu (ve allâhu) | : ve Allah |
16. | gafûrun | : mağfiret edendir |
17. | rahîmun | : rahîmdir, rahmet nuru gönderendir, Rahîm esmasıyla tecelli edendir |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.