30/RÛM-28
ضَرَبَ لَكُم مَّثَلًا مِنْ أَنفُسِكُمْ هَل لَّكُم مِّن مَّا مَلَكَتْ أَيْمَانُكُم مِّن شُرَكَاء فِي مَا رَزَقْنَاكُمْ فَأَنتُمْ فِيهِ سَوَاء تَخَافُونَهُمْ كَخِيفَتِكُمْ أَنفُسَكُمْ كَذَلِكَ نُفَصِّلُ الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ
RÛM-28 Ayetinin Türkçe Okunuşu: : Darabe lekum meselen min enfusikum, hel lekum min mâ meleket eymânukum min şurekâe fî mâ rezaknâkum fe entum fîhi sevâun tehâfûnehum ke hîfetikum enfusekum, kezâlike nufassılul âyâti li kavmin ya’kılûn(ya’kılûne).
RÛM-28 Ayeti Türkçe Meali: (Allah), size kendi nefslerinizden örnek verdi. Sizi rızıklandırdığımız şeylerde, sizin sağ elinizin (altında bulunan) sahip olduğunuz (kölelerinizden) ortaklarınız var mı ki (o putlar da Allah’a ortak olsun), böylece onlarla eşit olasınız, onları birbirinizi saydığınız gıbı sayasınız. Akıl eden bir kavim için ayetleri işte böyle açıklıyoruz.
1. | darabe | : örnek verdi |
2. | lekum | : size |
3. | meselen | : misal |
4. | min | : den |
5. | enfusi-kum | : sizin nefsleriniz, kendi nefsleriniz |
6. | hel | : var mı, mı |
7. | lekum | : sizin |
8. | min | : dan |
9. | mâ | : şey |
10. | meleket | : malik oldu, sahip oldu |
11. | eymânu-kum | : sağ el, elleriniz |
12. | min | : dan |
13. | şurekâe | : ortaklar |
14. | fî | : içinde |
15. | mâ | : şeyler |
16. | rezaknâ-kum | : size rızık verdik, rızıklandırdık |
17. | fe | : artık, böylece |
18. | entum | : siz |
19. | fî-hi | : orada, onda |
20. | sevâun | : eşit |
21. | tehâfûne-hum | : onlardan korkarsınız, çekinirsiniz |
22. | ke | : gibi |
23. | hîfeti-kum | : sizin korkmanız, çekinmeniz |
24. | enfuse-kum | : sizin kendiniz, birbiriniz |
25. | kezâlike | : işte böyle, bunun gibi |
26. | nufassılu | : açıklıyoruz |
27. | el âyâti | : âyetler |
28. | li kavmin | : kavim için |
29. | ya'kılûne | : akıl ediyorlar, akıl ederler |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.