26/ŞUARÂ-44
فَأَلْقَوْا حِبَالَهُمْ وَعِصِيَّهُمْ وَقَالُوا بِعِزَّةِ فِرْعَوْنَ إِنَّا لَنَحْنُ الْغَالِبُونَ
ŞUARÂ-44 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Fe elkav hıbâlehum ve ısıyyehum ve kâlû bi izzeti fir’avne innâ le nahnul gâlibûn(gâlibûne).
ŞUARÂ-44 Ayeti Türkçe Meali: Böylece iplerini ve asalarını attılar. Ve “Firavunun izzeti için muhakkak ki gâlip gelenler elbette bizleriz.” dediler.
1. | fe | : artık, böylece |
2. | elkav | : atın |
3. | hıbâle-hum | : onların ipleri |
4. | ve ısıyye-hum | : ve onların asaları |
5. | ve kâlû | : ve dediler |
6. | bi | : ile, için |
7. | izzeti | : izzet, üstünlük |
8. | fir'avne | : firavun |
9. | innâ | : muhakkak biz |
10. | le | : elbette |
11. | nahnu | : biz |
12. | el gâlibûne | : gâlip olanlar, üstün olanlar |
* Ayet Kelime sözlüğü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiştir.